Fiilimsiler slaytını yazının sonundaki renkli bağlantıdan indirebilirsiniz. 👇👇👇
Fiilimsiler
Fiilimsi nedir?
İsminden anlaşılacağı gibi fiile benzeyen sözcüklerdir. Kökü
fiildir.
Aldığı eklerle fiil olmaktan çıkmış, isim, sıfat veya
zarfa olmuşlardır.
Fiilimsilerin özellikleri
- Fiillerden
(eylem) türetilirler. Bir hareket, iş barındırırlar. Ancak fiil olma
özelliğini kaybederler.
- Olumsuzluk
eki alırlar. Fiil çekim ekleri (zaman, şahıs ekleri) almazlar.
- Cümlede
isim, sıfat ve zarf görevlerinde bulunurlar. Buna göre de üç çeşit
fiilimsi vardır.
Fiilimsi çeşitleri
- isim-fiil
(Mastar)
- Sıfat-fiil
(Ortaç)
- Zarf-fiil
(Bağ-fiil, Ulaç)
Örnek:
• Onunla konuşmak istemiyorum. konuş-mak
• Tükenmez bir enerjisi vardı. tüken-mez
• Yolda dura dura geldik. dur-a
İsim-fiil (mastar)
-me (-ma), -iş (-ış, uş, üş), -mek (-mak) ekleriyle
yapılır. Eklendikleri fiil kökünü veya gövdesini isim haline getirirler.
ma/(y)ış/mak şeklinde kodlayabiliriz.
Örnek:
• Sıra
bölüşmeye gelince kavga çıktı. bölüş –
me
• Birbirimizi
tanıma zaman alır. tanı
– ma
• Başlangıcı
çok ses getirdi, bitişi sessizdi. bit
– iş
• Perşembenin
gelişi çarşambadan belli olur. gel-iş
• Seni
görmek için onca yol geldim. gör
– mek
• Bilmek
yetmez, önemli olan uygulamak! bil
– mek, uygula – mak
İsim-fiil hakkında önemli not!
İsim-fiiller zaman içinde kalıplaşarak varlıklara isim
olmuştur. Bu şekilde kalıplaşan kelimeler fiilimsi kabul edilmez.
Örnek:
• Yangını çakmakla oynayan çocuklar çıkarmış.
• Zeytinyağlı bir dolma olsa da yesek!
• Binanın çıkışına yabancı araçlar park ediyor.
İsim-fiil hakkında diğer önemli not!
İsim-fiil eklerinden olan –me/-ma eki, olumsuzluk eki olan
–me/-ma ile karıştırılmamalıdır.
Örnek:
• Eşyaları
sakın taşıma!
• Eşyaları
taşıma bana kaldı.
• Gülme
adamın karşısında.
• Gülme
sırası bize geldi.
Sıfat-fiil (ortaç)
-an (-en), -ası (-esi), -mez (-maz), -ar (-er, -r, -ır,
-ir), -dik (-dık, -duk, -dük, -tık, -tik, -tuk, -tük) -ecek (-acak) -miş (-mış,
-muş, -müş) ekleriyle yapılır. Eklendikleri fiil kökünü veya gövdesini sıfat
haline getirirler.
(an/ası/mez/ar/dik/ecek/miş) şeklinde kodlayabiliriz.
Örnek:
• Bahçede düşen çocuk evde ağlamaya başladı. düş-en çocuk
• Kırılası elleriyle adamın ameliyat parasını çalmışlar. kırıl-ası el
• Laf anlamaz bir halde kapıyı çaldı. anla-maz hal
• Tören koşar adım geçit yaptık. koş-ar adım
• O gurbet elde tanıdık bir yüz öyle değerliydi ki! tanı-dık yüz
• Ölecek adam yüzünden belli olurmuş. öl-ecek adam
• Müdür görmemiş bir insan olduğunu hemen gösterdi. görme-miş insan
Sıfat-fiil hakkında önemli not!
Sıfat-fiil ekleri bazen fiil çekim ekleriyle karıştırılır.
Cümlede kullanılışına, kelimenin cümleye kattığı anlama dikkat etmeliyiz.
Sıfat-fiil olan kelime, sıfat olduğu için bir isimle birlikte kullanılır.
Fiildeyse böyle bir durum olmaz.
• Laf anlamaz bir halde kapıyı çaldı. / Ne söylersen söyle laf anlamaz.
• Törende koşar adım geçiş yaptık. / Sabahları beş kilometre koşar.
• Gurbet elde tanıdık bir yüz gördü. / Onu görünce hemen tanıdık.
• Ölecek adam yüzünden belli olur. / Adam kahırdan ölecek.
Zarf-fiil (bağ-fiil, ulaç)
“-ip, (-ıp, -up, -üp), -erek (-arak), -meden (-madan),
-meksizin (-maksızın), -dikçe (-dıkça, -tıkça), -ince (-ınca),-eli
(-alı),-ken,-a (…-a …-a), …-r …-mez (…- r …-maz), -esiye (-asıya), -casına
(-cesine)ekleriyle yapılır. Eklendikleri fiil kökünü veya gövdesini zarf haline
getirirler.
• Köşede durup ardından uzun uzun baktı. dur-up
• Geç kalınca okula koşarak gittim. koş-arak
• Karar vermeden önce bir kere dinle! ver-meden
• İlk sınav geçtikten sonra nefes almaksızın ikinciye başladın. almak-sızın
• Onu tanıdıkça seveceksiniz. tanı-dıkça
• Kış yaklaşınca kuşlar göçmeye başladı. yakla-şınca
• Geleli bir yere çıkmadık. gel-eli
• Konuşa konuşa çözemeyeceğimiz sorunumuz yok. konuş-a
• Okul servisini görür görmez caddeye fırladım. gör-ür gör-mez
• Mahalleli hırsızı öldüresiye dövmüş. öldür-esiye
• Savaşa gidercesine maça gidiyorsunuz. gider-cesine
Fiilimsi Çıkmış Sorular
(I) Kimi genç şairler yazdıklarını göndermekle kalmayıp
kendileri de gelirler beni görmeye. (II) Dinlerim ya da kendim okurum o
gençlerin şiirlerini. (III) Çoğu bakarım sevebileceğim şiirlerden değil. (IV)
Güzel çirkin diye yargılamıyorum şimdi belki güzel çok güzel yıllar boyu
beğenilecek şiirler; ama benim hoşlandığım türden değil. (V) Mutlaka öylelerini
de beğenenler vardır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde “isim-fiil, sıfat-fiil,
zarf-fiilin üçünün de örneği vardır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
(ÖSS-2001)
CEVAP: A
(I) Kimi genç şairler yazdıklarını (SIFAT-FİİL)
göndermekle (İSİM-FİİL) kalmayıp
(ZARF-FİİL) kendileri de gelirler beni görmeye(İSİM-FİİL).
Çıkmış soru -2
(I) Çocukken insanları çöp adam gibi yapardık. (II) Dağlar
koni şeklinde olurdu. (III) Evleri de sembolik bir geometriyle resmederdik.
(IV) Ağaçları çizerken bir gövdenin üzerine yaprakları hatta dalları olmayan
bulutsu bir yuvarlak oturturduk. (V) En fazla yeşile boyar ve “işte ağaç”
derdik.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde eylemsi kullanılmıştır?
A) I. B) II. C)III. D) IV. E) V.
(ÖSS-1999)
CEVAP: D
(IV) Ağaçları çizerken bir gövdenin üzerine yaprakları hatta
dalları olmayan (SIFAT-FİİL) bulutsu bir yuvarlak oturturduk.
Çıkmış soru - 3
Heyecanlandım nedense
Hep sevgiden konuşmak istiyorum.
Bu dizelerdeki eylemsinin türce özdeşi olan eylemsi aşağıdaki dizelerin
hangisinde vardır?
B) Derdimiz bize yeterken / Komşularınki de üstüne tuz biber eker
C) Sevgi bir çocuğun gülen gözleridir / Ve özgür bir uçurtmadır gökyüzünde
D) Konarsan güle kon dikene konma / Eski düşmanların dost olur sanma
E) Aydınlığı bu kadar soğutabilmek ne zor / Bulutları küçük camlara sığdırabilmek
(ÖSS-1998)
Soru kökündeki fiilimsi konuşmak sözcüğü isim-fiildir.
E şıkkındaki soğutabilmek ve sığdırabilmek
sözcükleri de bir isim-fiildir.
0 Yorumlar
Yorumlarınızı bekliyorum.